Online Devil

"Devil May Cry da şu anda" "kişi online"

26 Haziran 2011 Pazar

THE GRYPHON RIDER 3

ZIMCIKLAR


Mendre ormanları sınırında yaşamaya başlayan insanlar ve bu ormanın derinliklerinde yıllardır sakin hayatlarını sürdüren griffonların karşılaşması elbetteki çok uzun sürmeyecekti. General Duka'nın oğlu Sriko’nun çetesi cesur ve haşarı çocuklardan oluşan bir gruptu. Hepsi Zımcık Dağlarında doğmuş olan bu çocuklar kendilerine Zımcıklar Çetesi adını takmıştı. Yetişkinlerin ormandan çok korktuğunu ve mecbur kalmadıkça ormanın içlerine girmediklerini bilen çocuklar buna anlam verememişti. Yetişkinlerin ormana girmekten neden bu kadar çekindiğini ormana girerek öğreneceklerdi. Onlar Zımcıklardı ve kimse onlara zarar veremezdi. En azından onların böyle olduğuna sarsılmaz bir inançları vardı. Belkide o inançları bugün feci şekilde sınanacaktı.

Sriko ve diğer çocuklar ceplerini taşlarla doldurup ellerinde sapanlarla yetişkinlere görünmeden ormana girdiler. Bu onalar için uzun bir maceranın başlangıcıydı. Ormanın bilinen kesimlerinde yarım gün yol aldıktan sonra artık bilinmezliğe çok yaklaşmışlardı. O gün akşama doğru ağaçların bittiği ve keskin kayalıkların başladığı kayalık bir yere geldiklerinde yaptıkları keşfin sevinciyle hepsinin gözleri parlamıştı. Evet buldukları yer Slayer kayalıklarıydı. Kayalıkları gören çocuklar oraya ilk gitmek için tam yarışa koyuluyordu ki Duka'nın oğlu Sriko bu tarafa diye seslendi. Sriko liderleriydi ve çocuklar her ne kadar kayalıklara koşmak isteseler de Sriko'nun yanına gittiler ve ne bulduğuna baktılar. Sriko etraftaki birkaç ağaçtan en iri gövdeli olanın dibinde iki tane kristal yeşili taş bulmuştu.

Çocuklar keşiflerinin bir kanıtı olarak taşları köye götürmeye karar verdiler. Ancak taşlar altı çocuğun taşıyabileceğinden daha ağırdı ve Sriko dal parçalarıyla sedye benzeri bir taşıma aleti yapmayı önerdi. Tam bu sırada keskin bir kartal çığlığı duyuldu. Ardından bu sesin sahibi kendini gösterdi ve gürültülü bir şekilde yere indi. Çocukların götürmeye çalıştığı o taşlar bu griffonun yumurtalarıydı ve haklı olarak griffon çok kızgındı. Çocuklar daha önce hiç görmedikleri bu yaratık karşısında büyülenmiş gibi kaldılar. Kimi kanatlarına bakarken kimi keskin pençelerine bakıyordu ancak bu bir kaç saniyelik büyülenme anından sonra korku ağır bastı ve çocuklar çığlıklar içerisinde köye koşturdular.

Yumurtalarının güvenliğini şimdilik sağlamış olan griffon çocukları takip etmeye çalışmamıştı zaten onlar derslerini çoktan almışlardı. İnsanlarla ilk karşılaşan griffon Helenile isimli genç bir dişiydi. Yumurtaları yavrular çıkana kadar onları Slayer kayalıkları girişindeki ağaç dibine bırakmıştı. Yumurtalarını bulan çocukları korkutup kaçırmıştı ve şu an için güvendeydi ancak griffonlarrın lideri olan Hoenheim’a bu olayı bildirmeliydi. Helenile yumurtalarını alıp sürü liderinin mağarasına doğru uçarken Zımcıklar çok korkmuşlardı ve hızla köye doğru yol almışlardı. Köye daha bir günlük yolları vardı ama artık tanıdıkları topraklardaydılar. Yinede birbirlerini suçluyor ve korkuyla titriyorlardı. Zımcıklar köye vardıklarında herkes çok şaşırmıştı. Çünkü hiç birşeyden korkmayan bu haşarı çocukları ilk defa bu denli korkmuş görüyorlardı. Zımcıklar etrafta şuursuzca koşuşuyor ve "kaçın !!!" diye bağrışıyorlardı.

Bu gürültü patırtının üzerine kral Sardus çadırından çıktı ve büyük bir sessizlik sağlandı. Sardus bu küçük yaramazların yine oyun oynadığını düşünüyordu ama çocukların gözlerindeki inanılmaz korkuyu görmüş ve birşeylerin ters gittiğini anlamıştı.

Çocukları çadırına alan Sardus ağlayıp zırlayan çocuklar arasından Sriko'yla göz göze geldi. Sriko bir anda toparlanarak kralına gereken açıklamayı yaptı ve olayları harfi harfine anlattı. Tüm o konuşmanın içinde Sardus'un kafası ormanda daha önce hiç görmediğimiz garip bir yaratık vardı cümlesine takılmıştı. Bunun üzerine kral olayı çocukların yaptığı bir oyun olarak saklayıp ormana bir keşif ordusu gönderme kararı aldı ve ordunun en kısa zamanda hazırlanmasını dostu ve silah arkadaşı General Duka'ya emretti.

Halka ormanın haritasını çizmek varsa yeni yiyecek ve su kaynakları bulmak için gönderildiği beyan edilen ordunun asıl amacı çocukların anlattığı yaratığı bulmak ve tehlikeli görülürse onu öldürmekti...

Ve bir ogre atasözü " Kılıcımızla geldiğimizde herkes savaş için geldiğimizi bilir ve karşılık verir." der

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder